İnsan insanı görmek, konuşmak, anıları tazelemek için bir zaman diliminde kendisine irade veren gücün sayesinde büyük bir istekle bir yerlere gitmek ister ve aradığı insanı orada bulur…! Bu onun yıllarca görmediği bir arkadaşı, çok değerli bir dostu, yıllar öncesinde aşık oldukları halde bir şekilde bu aşklarını sürdüremeyen ve bir yerlere savrulan ve bir başka yaşamlarda yaşayanlar olabilir..
Farklı coğrafyalarda farklı ülkelerde yaşayan iki insan olarak onları gizemli bir enerji onları buluşacakları mekâna veya yere çeker götürür ..
İlk önce büyük bir şaskınlıkla birbirlerine bakarak birbirlerini tanımaya çalışan bu iki dost, arkadaş veya sevgili bu şekilde kavuşmuş olur.. Yaşamımızda bunu yaşayanlar çoktur..
Adına nasip diyoruz, tesadüf diyoruz!.
Hatta bir atasözümüz vardır “ Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur “ sözü buna işaret eder..
Ama nasibine ulaşmak için önce yaşadıklarını, yaşattıklarını düşünmeli ve analiz ederek nasibine ulaşmak için gayret içinde olmalı insan..Nasip tabii ki yalnızca insanlarınn bir zaman dilimide yeniden buluşması ve hasret gidermesi değildir.. Nasip yaşamına yön vermek amacıyla sarfettiği büyük emektir.Yaşamda elde ettiklerimiz iyi veya kötü bütün kazanımların hepsi bizlerin elinde, çevremize yaydığımız pozitif veya negatif enerjimiz bize mutlu veya mutsuz sona götüren en büyük etkendir diye düşünüyorum..İnsan yaşamı o kadar fevkâlede dizayn edilmiş ve programlandırcılmış ki her yapılan eylem bizlerin ürettiği enerji sayesinde oluşur..
Görüntüde insan ama zihinsel olarak evrimini tamamlamamış olan insanlar çevrelerine negatif enerji yayarlar, çünkü düşünme yetileri olmadığı için muhakeme ve analiz etme sorgulama yapamazlar ve önlerine gelenlere nasip, nasibimiz derler.
Hani derler ya coğrafya kaderdir ( yani nasip ) katılmıyorum, insan yaşadığı coğrafyanın kaderini değiştirme yetisine sahiptir ve bu şekilde dizyn edilmiştir yaradan tarafından. Çalışarak aklını kullanarak, düşünerek, planlıyarak yaşadığı coğrafyanın sıkıntılarının sosyolojik, iklimsel, doğasal, çevresel ve kültür ve yönetimsel sıkıntıların temellerine inerek yaşadığı coğrafyayı pek ala yaşanbilir bir hale getirebilir.. Bu ş ekilde o coğrafyada ki nimetlerden nasiplenir.. Yaradan bunun planlamasını bizi yaratmadan önce zaten yapmış ve buyrun demis.. Ya biz insanlar ?
Bazi coğrafyalarda yaşayanlar insanl ve toplum kalitesini geliştirmek için çaba sarfetmediklerinden bulundukları coğrafyada ki nimetlerden nasiplerini alamazlar ve başka coğrafyalardan gelen insanlar o nimetlerden nasiplerini alırlar.. Onlar da bakarar sızlanırlar..!!
Mevlâna ne güzel demiş ;
“Nasibinde varsa alırsın karıncadan bile ders. Nasibinde yoksa bütün cihan önüne serilse sana ters.”
Dostça selam ve sevgilerimle
Kamil KOPUZ
Kkopuz53@gmail.com
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
GENEL
01 Aralık 2024GENEL
01 Aralık 2024GENEL
01 Aralık 2024GENEL
01 Aralık 2024GENEL
01 Aralık 2024GENEL
01 Aralık 2024GENEL
01 Aralık 2024